Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh bütün vatandır…” sözlerini ilke edinen milletimiz; 30 Ağustos 1922’de türlü çaresizlik ve imkansızlıklara rağmen ülkesinin bütünlüğü için gösterdiği cesaret, fedakarlık ve kararlılıkla bütün dünyaya varlığını güçlü bir şekilde ispatlamıştır. 30 Ağustos 1922’de vatan toprağı işgal altında olan bir milletin yeniden doğuşu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ve kayıtsız şartsız bağımsızlığımız müjdelenmiştir.
Tarihimizde “Zaferler Ayı” olarak kutladığımız ve destansı mücadelelere imza attığımız Ağustos ayı, 26 Ağustos 1071 Malazgirt Zaferi’yle başlamış; azim, kararlılık ve dik duruşla gerçekleştirilen mücadelelerle 30 Ağustos 1922’de milletimizin sarsılmaz gayreti bir kez daha kanıtlanmıştır.
Esaretin hiçbir türlüsüne, hiçbir zaman boyun eğmemiş olan asil ve kahraman Türk Milletimizin kendisini tarih sahnesinden silmek isteyenlere karşı Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK önderliğinde bağımsızlık ateşini yaktığı, her aşaması cesaret ve kahramanlık dolu 30 Ağustos Zaferi’nin 98’inci yıldönümüne büyük bir coşkuyla ulaşmış bulunuyoruz. Gücünü birlik, beraberlik ve kardeşlikten alan milletimizin tarih boyunca oluşturduğu kenetlenmenin, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da aynı kararlılıkla süreceğine yürekten inanıyoruz.
Türk Milletimizin İstiklal Mücadelesi’nin en önemli simgesi Zafer Bayramı’nda Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK başta olmak üzere tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyor; milli mücadelemizin en büyük adımlarında Büyük Taarruz’un 98’inci yıldönümünü ve tüm milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı gururla kutluyorum.